Lipelius 9.yüzyılda yaşamış olan bir felsefecidir. İrlanda doğumludur. Tanrılar okulu adlı bir el yazması vardır. Hakkında çok az bilgi olmasına rağmen felsefesi oldukça derindir.
Lipelius Felsefesi
Lipelius'un öğrencilerilerine Lupelyanlar denilmektedir. Lupelyanlar, nedenlerini bilmedikleri anlamsız çatışmalara, ihtilallere ve uzak ülkedeki manasız savaşlara gönüllü olarak katılırlardı. Onlar savaş meydanlarında ne zayıfı ne de mazlumu korumak için, ne soyut ilkeleri ne de ideolojileri savunmak için, ne düşmanlarını yenmek için ne de öclerini almak için giderlerdi. onlar kendilerinin efendisi, kaderlerinin belirleyicisi olmak için savaşırlardı. Gerçek savaşçılar başkalarından üstün gelmek için ya da onları kontrol altına almak için savaşmazlar. Onlar bir zafer, bir mülk, onlar gerçek önemi olan tek bir şeyi kazanmak için savaşırlar, kendi içsel özgürlüklerini. Lupelius'un öğretisi, iradenin geliştirilmesine dayalı bir yıkılmazlık eğitimiydi.Amacı bütün kısıtlamalardan kurtulup özgürleşmekti.
Lupelyanlar insanın tüm koşullardan ve doğal kısıtlamalardan ebediyyen özgür olmasına dayanan 'kendine hakim olma' sanatını uyguluyorlardı. En yüce zafer 'kişinin kendini kazanması' idi. Hiçbir dış olayın yada koşulun kendi içinde yaralar açmasına ya da Oluş'unu karalamasına izin vermemekti. Lupelius öğrencilerini en zor koşullarda bile sessizliklerini ve dinginliklerini korumak üzere eğitmişti. Kendi bütünlüklerini test etmek için, kırılgınlıklarını ortaya çıkarmaya, düşmanlıklarını teşvik etmeye zorlardı. Yollarının keşistiği salgın ve bulaşıcı hastalıklara yenik düşmüş şehirlerden ve deniz aşırı bölgelerden bile hep sağ salim çıkarlardı.
Lipelius Felsefesi
Lipelius'un öğrencilerilerine Lupelyanlar denilmektedir. Lupelyanlar, nedenlerini bilmedikleri anlamsız çatışmalara, ihtilallere ve uzak ülkedeki manasız savaşlara gönüllü olarak katılırlardı. Onlar savaş meydanlarında ne zayıfı ne de mazlumu korumak için, ne soyut ilkeleri ne de ideolojileri savunmak için, ne düşmanlarını yenmek için ne de öclerini almak için giderlerdi. onlar kendilerinin efendisi, kaderlerinin belirleyicisi olmak için savaşırlardı. Gerçek savaşçılar başkalarından üstün gelmek için ya da onları kontrol altına almak için savaşmazlar. Onlar bir zafer, bir mülk, onlar gerçek önemi olan tek bir şeyi kazanmak için savaşırlar, kendi içsel özgürlüklerini. Lupelius'un öğretisi, iradenin geliştirilmesine dayalı bir yıkılmazlık eğitimiydi.Amacı bütün kısıtlamalardan kurtulup özgürleşmekti.
Lupelyanlar insanın tüm koşullardan ve doğal kısıtlamalardan ebediyyen özgür olmasına dayanan 'kendine hakim olma' sanatını uyguluyorlardı. En yüce zafer 'kişinin kendini kazanması' idi. Hiçbir dış olayın yada koşulun kendi içinde yaralar açmasına ya da Oluş'unu karalamasına izin vermemekti. Lupelius öğrencilerini en zor koşullarda bile sessizliklerini ve dinginliklerini korumak üzere eğitmişti. Kendi bütünlüklerini test etmek için, kırılgınlıklarını ortaya çıkarmaya, düşmanlıklarını teşvik etmeye zorlardı. Yollarının keşistiği salgın ve bulaşıcı hastalıklara yenik düşmüş şehirlerden ve deniz aşırı bölgelerden bile hep sağ salim çıkarlardı.
Yorumlar
Yorum Gönder